Köylünün Mağduriyeti: Büyükşehir Yasası ve İmar Kanununun Bedeli
Büyükşehir Yasası’nın çıkışıyla, köylerin birer mahalle statüsüne geçmesi kararlaştırıldı. Bu değişimle birlikte, birçok köyde düzen kurmaya çalışan vatandaş için yeni sıkıntılar ortaya çıktı. Yasayla köylere hizmet götürülmesi amaçlanırken, uygulamada köylünün arazisine yaptığı evler “kaçak yapı” ilan edilerek yıkım kararlarıyla karşılaşmasına neden oldu.
Eskiden köylerde imar yasaları uygulanmaz, köylü ev yapacağı zaman muhtara bilgi vermesi yeterli olurdu. Ancak şimdi, yasaya göre belediyeler bu yapıları kaçak ilan edip yıkım kararı alabiliyor. Birçok köylü, çocukları için ya da kendi ihtiyaçları doğrultusunda arazisine yaptığı basit bir yapı nedeniyle “suçlu” durumuna düşürüldü. Oysa ki bu vatandaşların birçoğu kredi çekip borçlanarak bu evleri yapmıştı.
Peki, bu vatandaşların suçu ne? Köyde yaşarken birden mahalle statüsüne geçmek istemediler ki! Onlar için değişen sadece resmi statü değil; artık kendi arazilerine bile yapı yapma özgürlükleri kısıtlandı. Belediyeler ise bu yapılara “kaçak yapı” damgasını vurup yıkım kararlarıyla köylünün üzerine geliyor. Vatandaş bir yandan borcunu ödemeye çalışırken diğer yandan evsiz kalmanın, hayal kırıklığının ve mağduriyetin içine çekiliyor.
Bu durumun çözümü, köylüyü mahalleye dönüştürmekte değil; onların yaşam koşullarını, ihtiyaçlarını göz önüne alacak esneklikte bir düzenlemeyi hayata geçirmek olmalı. Köylerde imar uygulamalarına esnek bir yaklaşım getirilmeden ve köylünün hakkı korunmadan, bu mağduriyet her geçen gün daha da artacak.
Büyükşehir Yasası’na Göre Yapılan Düzenleme
Büyükşehir Belediye Kanunu’nun ilgili maddelerinde, köylerin mahalleye dönüşmesi ve belediyenin yetkilerinin genişletilmesi yer almakta. Ancak bu madde köylüye nasıl bir fayda sağlayacak? Vatandaş evini yapamıyor, kendi arazisinde bile özgürce hareket edemiyor. Bu düzenleme, belediyelere kaynak sağlarken vatandaşın hayatını zorlaştırmaktan öteye gitmiyor.
Vatandaş artık köyündeki arazisinde ev yaparken bile imar izni almak zorunda bırakılıyor. Köylünün bir çatı altında yaşayabilmesi için bu kanunun acilen yeniden ele alınması, köy yaşamının doğasına uygun bir düzenleme yapılması şart.