Kira Zammı Sınırı Kalkıyor: Vatandaş Ne Yapacak?

Tarık ŞEKER

Mehmet Şimşek’in duyurduğu gibi, Temmuz ayı itibarıyla kira artışlarına getirilen %25’lik sınır kaldırılıyor. Bu karar, zaten ekonomik sıkıntılar içinde debelenen vatandaşlar için adeta bir darbe niteliğinde. Peki, bu durumun ardında yatan gerçekler neler ve vatandaşlar için ne anlama geliyor?

Öncelikle, %25’lik kira artış sınırının kaldırılması, mülk sahiplerinin kiraları istedikleri gibi artırabilecekleri anlamına geliyor. Peki, kiralar serbest piyasaya bırakıldığında ne olur? Cevap çok basit: Fahiş kira artışları. Zaten maaşıyla zar zor geçinen vatandaşlarımız için bu durum tam bir felaket. Ailesini geçindirmek, çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak, sağlık giderlerini ödemek için çırpınan insanlar, şimdi bir de kira derdiyle boğuşacaklar.

Bu kararın arkasında yatan mantık ne olursa olsun, vatandaşların yaşam standartlarını daha da düşüreceği aşikar. Hükümet yetkilileri, piyasayı serbest bırakmanın ekonomiyi canlandıracağını savunuyor. Ancak unuttukları bir şey var: Ekonomi canlansa da, sosyal adalet ve insan onuru da korunmalıdır. Mülk sahiplerinin kâr etme hırsı, vatandaşların yaşam hakkının önüne geçmemelidir.

Bir diğer önemli nokta, bu kararın ardındaki siyasi hesaplar. Ekonomik kriz ve artan enflasyon nedeniyle zaten zor günler geçiren vatandaşlar, bu tür radikal kararlarla daha da zorlanacak. Hükümet, ekonomik sorunları çözmek yerine, daha da derinleştiriyor. Böyle bir ortamda, halkın sesine kulak vermek ve onların ihtiyaçlarını gözetmek, her şeyden daha önemli olmalıdır.

Peki, bu durumun çözümü nedir? Öncelikle, hükümetin sosyal devlet anlayışını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Vatandaşlar için özel kira yardımları ve destek paketleri hazırlanmalı, kiraların makul seviyelerde tutulması sağlanmalıdır. Aksi takdirde, sokaklarda evsiz kalan insanlarımız görmeye başlayabiliriz. Bu, ne sosyal devlet anlayışına ne de insan haklarına sığar.

Sonuç olarak, %25’lik kira artış sınırının kaldırılması, vatandaşlar için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Hükümet, bu kararı yeniden gözden geçirip, vatandaşların yaşam şartlarını koruyacak adımlar atmalıdır. Ne olacak bu vatandaşın hali? İşte bu sorunun cevabını vermek, hükümetin en büyük sorumluluğudur.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ