“Artık Geçinemiyoruz, Hayatta Kalma Mücadelesi Veriyoruz!”

“Artık Geçinemiyoruz, Hayatta Kalma Mücadelesi Veriyoruz!”
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

EMEDFED’den Bursa’nın Emek Raporu: Acil Reform ve Eylem Planı Çağrısı

Türkiye’nin üretim gücüyle öne çıkan sanayi, otomotiv, tekstil ve tarım üssü Bursa, artık emeğin değil yoksulluğun kenti olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Emekli ve Emekçiler Dernekleri Federasyonu (EMEDFED) tarafından hazırlanan “Bursa Emek Raporu”, kentteki emeklilerin ve çalışan kesimin ekonomik, sosyal ve insani koşullarına dair çarpıcı tespitler içeriyor.

Raporu kamuoyuna açıklayan EMEDFED Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Emekli ve Emekçiler Derneği Başkanı Sedat Hastürk, durumu şu sözlerle özetledi:

REKLAM ALANI

“Bu bir siyasi polemik değil, sosyal çöküşün habercisidir. Bursa’daki milyonlar artık yaşam mücadelesi veriyor.”


“Bursa Üretiyor, Ama Üretenler Yoksullaşıyor”

Raporun girişinde Bursa’nın Türkiye ekonomisindeki stratejik rolü vurgulanarak, emeğin karşılığını alamadığına dikkat çekildi.
Sedat Hastürk, “Bursa üretiyor ama üretenlerin alın teri karşılık bulmuyor.” diyerek, üretim gücü ile çalışanların yaşam koşulları arasındaki uçuruma dikkat çekti.

EMEDFED tarafından yürütülen saha araştırmaları, Bursa Kent Konseyi Emekliler Çalışma Grubu verileri ve binlerce üyenin geri bildirimleriyle hazırlanan rapor, kentin sosyal dokusunu tehdit eden sorunları tek tek ortaya koyuyor.


1. Emeklilerin Temel Sorunları – “İnsanca Yaşam Krizi”

Maaşlar Açlık Sınırının Altında

Raporda en çarpıcı tespit, emekli maaşlarının artık “geçim aracı” olmaktan çıkması oldu.
Sedat Hastürk, kök maaş uygulamaları ve düşük zam oranlarının, milyonlarca emekliyi açlık sınırının altına ittiğini belirtti:

“Bursa gibi yüksek yaşam maliyetine sahip bir şehirde, kiralar ve faturalar emeklinin elini kolunu bağlamış durumda. TOKİ dışındaki bölgelerde kiralar kontrolden çıktı. Emeklilerimiz artık şehir merkezlerinden sürülüyor.”


2025 Emeklilik Uçurumu Yaklaşıyor

Hastürk, 2025’te emekli olacak vatandaşları bekleyen **“emeklilik uçurumu”**na da dikkat çekti:

“Yeni emekliler, Aylık Bağlama Oranları (ABO) ve büyüme hızı hesaplamalarındaki adaletsizlik nedeniyle, bir yıl önce emekli olanlardan yüzde 30-35 daha düşük maaş alacak. Bu, sosyal adaletin açık ihlalidir. EYT ile kazanılan haklar fiilen gasp ediliyor.”


Ulaşımda Onur Krizi

Raporda, 65 yaş üstü vatandaşların ulaşımda yaşadığı onur kırıcı uygulamalara da yer verildi:

“Yasal hak olmasına rağmen bazı özel halk otobüsü şoförlerinin keyfi tutumları, yaşlı yurttaşlarımızı rencide ediyor. 65 yaş kartına vize ücreti uygulamak bir hak ihlalidir. Emekliler lütuf değil, onurlu hizmet istiyor.”

Ayrıca, emeklilerin sosyalleşebileceği kamusal alan ve tesislerin yetersizliği de raporda “toplumsal izolasyonu derinleştiren” bir sorun olarak gösterildi.

“Bursa’nın nüfusu milyonları bulmuşken, emeklilerin bir çay içip gazete okuyabileceği kamuya açık sosyal tesis sayısı yok denecek kadar az.”


2. Emekçilerin Sorunları – “Geçim ve Güvence Krizi”

Vergi Adaletsizliği: “Zam Devlete Gidiyor”

Rapor, çalışan kesimdeki gelir erimesine yol açan vergi sistemi adaletsizliğini de gündeme taşıdı.
Hastürk, yapılan maaş artışlarının büyük kısmının vergi dilimleri nedeniyle eridiğini belirterek, şunları söyledi:

“Her yıl verilen zam, daha yılın ortasında vergiye gidiyor. Ücretliler, artan vergi yükü nedeniyle zamlı maaşını cebine koyamadan geri devlete iade ediyor. Bu tablo artık sürdürülemez.”

Raporda ayrıca, taşeronlaşma, kayıt dışı istihdam, düşük ücretli çalışma, sosyal güvence eksiklikleri ve işsizlik oranlarındaki artış da vurgulandı.

“Bursa, Türkiye’nin üretim üssü ama işçinin, ustanın, memurun huzur içinde yaşayabildiği bir şehir olmaktan çıktı.”


EMEDFED’den Acil Eylem Planı Çağrısı

EMEDFED raporunun sonuç bölümünde, hem merkezi hükümete hem de yerel yönetimlere “acil eylem planı” çağrısı yapıldı.
Federasyon, emekli ve çalışanlara yönelik 5 maddelik öneri paketi sundu:

  1. Emekli maaşlarının açlık sınırının üstüne çıkarılması, kök maaş sisteminin kaldırılması

  2. Vergi adaleti reformu – düşük gelirli çalışanlara yeni vergi dilimi düzenlemesi

  3. Yerel yönetimlere “Emekli Dostu Şehir” programı uygulama zorunluluğu

  4. Ulaşımda yaşa ve haklara saygı eğitimi – özel halk otobüsü şoförlerine zorunlu eğitim

  5. Kamuya açık sosyal alanların artırılması – emekli yaşam merkezlerinin her ilçede açılması

Sedat Hastürk, çağrısını şu sözlerle tamamladı:

“Bursa’daki tablo, aslında Türkiye’nin aynasıdır. Biz sadece kendi kentimiz için değil, Türkiye’nin her köşesindeki emekli ve emekçiler için bu raporu hazırladık. Artık geçinemiyoruz, ama sesimizi duyuracağız.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ