Şaşırıyoruz! hemde çok bilinçli bir şekilde, neme lazım dedikten sonra bile ,Us’umuza yanıt bile vermeden , şaşırıyoruz..Ölüm nereden gelirse gelsin dediğimiz onurları bir yana bırakıp, halka ne oldu ya dedikten sonra da şaşırıyoruz , bellek bilinci reset oluncaya kadar..
Şaşıranlara şaşırmaktayız. Çoktandır “artık bu kadarı da olmaz” demeyi unuttuk. “Olmaz olmaz deme olmaz olmaz,” hayat düsturumuz. Çünkü “daha neler olacak neler!” Biz söylemiyoruz kendileri söylüyor.Araştırma şirketleri halen ‘’ikinci Parti mi ya’’ dedirten grafiklere baktıkça şaşırıyoruz değil mi?
Adalet yok. Ama varsa muhalefet de olmalı ve muhalefet iktidar olmak için çalışmalı değil mi? Yok sa da şaşırmıyoruz bu eksene cilalı taş devri cilasını sarmalıyoruz hep birden..
İlyas SALMAN’ın başrolde oynadığı ‘’Şaşkın Ördek ‘’ filmini izlerken örf ve adetlere bağlı kalınan iki aile arasında yaşanılan kısaca garibanın garibana her türlü eziyeti çektirdiği bir halk filmidir aslında. Fillerin seyrettiği ve şaşkınlıkla yoksulluğun resminin çizildiği o şatafatın , nasıl yürekler yaktığı bir ördeklerin dansıdır . Halk kendi kendine bu zulmü yapmasına şaşırtmadık diye haykırmaktır ne yazık ki!
Vergi ödemek bir yurttaşlık görevidir değil mi? Her yurttaş için değilmiş. Pandora Belgeleri’nde başta Saraylılar olmak üzere süper zenginlerin offshore şirketler sayesinde bu işten yırttıkları sergilendi. Şaşırmadık ki.
Dolar rekor kırıyor, şaşırmıyoruz. Korona dan günde 300 kişi öldü, şaşırmadık. Günlük hale gelen fiyat artışlarına şaşırmıyoruz.
Korku imparatorluğu , her evin başın da bir mikser taşıyıcı gibi durmakta . Protesto hakkının anayasal bir hak olduğu güvencesinin rafa kalktığı bir zaman da , korku kendi azrailini kendi adına taşımaktan korkuyoruz diye şaşırmıyoruz.!
Toplumsal muhalefet , bir tanım olmak üzerine kurulduğun da, arkası gelmez dertlerimin şarkısını hep bir ağızdan söyleyerek Erkin Babayı anmak en güzeli demekle, şaşırmıyoruz..
Ördeklerin en güzel tanımı, aile olma değerleridir, içlerinden biri şaşkın bile olsa önderliği yapanların onlarda ki hükmü, suda nasıl hareket edeceklerini ve disiplin onlar için ne yapabileceklerini hayat tarzıdır.İşte deyim ya ‘’Şaşkın öerdeleri ‘’ oynuyoruz şuan ki halimizle demek istediğim de tam da budur.Ülkemde ki yapay kutuplaşmalar, düşmanlıklar zuhur edildikçe, Halkın garibanlarının doyumsuz ihtiraslarıyla, birbirlerine olan kibirleri,,Türk aydınının köksüz , tabansız ve hatta dayanaksız içi boşaltılmış laiklik ve bilimsel eğitime verdikleri zararların, bir elde toplandığı bozuk düzene karşı gelmemesine
ŞAŞIRIYORUZ..!
İşte cümle muktedir ve muhalif şaşkınlara ve teslimiyet çağrılarına karş Parti Tüm muhalefet güçleriyle dayanışma içinde ve 23 yıldır bu kötülük iktidarına teslim olmayan bütün ilerici, yurtsever emekçi halkımızla, geleceğin kurucusu olacak gençlerle ve kadınlarla omuz omuza vererek bu köhnemiş iktidara mutlaka son verlmesine asla Şaşırmamalıyız..
Ama şunu da ilave etmek lazım: Elimizdeki en önemli imkânlardan birisi zamandır. Bu zamanı iyi değerlendirmek lazım. İktidar en büyük gücünü artık kitleselleşmeden almıyor. Zaman kaybetmeksizin elindeki bütün imkânlarıyla kadrolaşmaktan, militanlaşmaktan alıyor. 
Şaşkınlık bir kader değildir , ördeklerde olduğu gibi, önderlik onu boşa başını sokmamayı öğretir. Gün, beklemeyenlerin, kararını vermiş olanların günüdür. Derhal kararını verip artık bizleri şaşırtmayanları şaşırtacak olanların günüdür. O gün gelsin artık. Saraylı Şaşkınları şaşırtma günü…
Şaşırmak, hayret etmektir. Ve artık hiçbir şeye hayret etmiyoruz. Hayret ettiklerimiz kocaman bir zafer olmanın başlangıcıdır, Şaşkınlıklar çaresizliktir,ve arkasından gelecek tsunami bir çöküntü olacak kadar harabelikleri teslim eder.
Ama şaşırmak ayrıca nasıl davranacağını kestirememek, işin içinden çıkamamaktır. Saraylı şaşkınlık şimdi böyledir.

Çok şaşırdılar ve sabrımızı çoktan taşırdılar.
Son şarkı bize Erkin baba ‘dan ‘’ şaşkın sana ne dedim sen ne yaptın , dün gece gördüm seni.. DÜZ yola saptın..’’
Çünkü Miras ,düzgün olanların mirasıdır..