Saadet Partisi’nden emekliler için asgari geçim güvencesi hedefli kanun teklifi

Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan kanun teklifiyle, emekli vatandaşların ekonomik açıdan daha güvenli ve insan onuruna yakışır bir yaşam sürdürebilmeleri amaçlanıyor. Teklif, emekli maaşlarının asgari ücretin altına düşmemesini ve bayram ikramiyelerinin asgari ücret seviyesine yükseltilmesini öngörüyor. Ayrıca, tüm emeklilere kalıcı nitelikte ek bir ödeme yapılması da düzenleme kapsamında yer alıyor.

Sosyal Devlet Vurgusu
Teklifin gerekçesinde, son yıllarda artan enflasyon ve hayat pahalılığı nedeniyle özellikle dar ve sabit gelirli kesimlerin ciddi ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı ifade ediliyor. Bu durumdan en çok etkilenen gruplardan birinin emekliler olduğuna dikkat çekilerek, sosyal devletin vatandaşlarına yalnızca geçimi değil, onurlu bir yaşamı da güvence altına alması gerektiği vurgulanıyor.

Emekli Gelirleri Asgari Ücretle Uyumlu Hale Getirilecek
Kanun teklifine göre;
En düşük emekli aylığı, net asgari ücret tutarının altına düşemeyecek şekilde yasal güvenceye bağlanacak.
Ramazan ve Kurban bayramlarında ödenen ikramiyeler, asgari ücret tutarına yükseltilecek.
Tüm emeklilere, gösterge rakamı ve memur aylık katsayısı esas alınarak hesaplanacak ilave bir ödeme yapılacak.

Bayramların Sosyal ve Manevi Boyutu Göz Ardı Edilmiyor
Teklifte, bayramların sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal dayanışma ve toplumsal bütünleşme açısından da önemli olduğuna vurgu yapılıyor. Emeklilerin, mevcut ikramiye tutarlarıyla ne kurban ibadetini yerine getirebildiği ne de bayramı anlamına uygun şekilde yaşayabildiği belirtiliyor. Bu nedenle ikramiye artışı, yalnızca maddi bir destek değil, aynı zamanda toplumsal aidiyetin güçlendirilmesi açısından da önem taşıyor.

Milletvekili Doğan’dan Açıklama: “Bu Teklif Bir Vefa Borcudur”
Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, teklifin yalnızca bir ekonomik düzenleme değil, geçmişte ülkeye hizmet etmiş milyonlarca yurttaşa karşı duyulan sorumluluğun bir gereği olduğunu ifade etti. “Emeklilik bir lütuf değil, kazanılmış bir haktır. Bu hakkın korunması ve günün şartlarına göre güncellenmesi, hem anayasal hem de vicdani bir zorunluluktur” dedi.