Nana’yı Serbest Bırakın!

Nana’yı Serbest Bırakın!
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Azerbaycan vatandaşı yüksek lisans öğrencisi Nanaxaanım (Nana/Xaanım) Babazade’nin geri gönderme merkezlerinde maruz kaldığı hak ihlallerine ilişkin, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması için kapsamlı bir soru önergesi sundu.
Bayhan, Babazade’nin yaşadıklarını gündeme taşıyarak,“Ülkemizde yaşayan göçmenlerin geri dönüş süreçleri kendi rızalarıyla, baskıdan uzak ve güvenli biçimde yürütülmelidir. Ancak son yıllarda zorla geri göndermeler ve geri gönderme merkezlerindeki hak ihlalleri ciddi biçimde artmıştır” dedi.
“Onur kırıcı muameleler giderek artıyor”
Bayhan, 21 Ağustos’ta gözaltına alındıktan sonra önce Arnavutköy, ardından Çatalca Geri Gönderme Merkezi’ne götürülen Babazade’nin maruz kaldığı iddiaları sıraladı.
“Nana’nın hem gözaltında hem de geri gönderme merkezinde sözlü taciz ve fiziksel şiddete uğradığı, avukatıyla görüştürülmediği, defalarca transfer edilerek yıldırma politikalarına maruz kaldığı, gönüllü olmadığı halde ‘Gönüllü Geri Dönüş Formu’nu imzalaması için baskı gördüğü iddia edilmektedir” diyen Bayhan, yaşananların uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış en temel hakların ihlali olduğuna dikkat çekti.
Milletvekili ayrıca öğrencinin harç yatırma işlemi sırasında polislerce alıkonulduğunu, okulundaki dayanışmalara katılan öğrenciler aleyhine ifade vermeye zorlandığını, karşı çıktığında ise Türkiye’deki oturum işlemlerinin zorlaştırılacağı yönünde tehdit edildiğini belirtti.
“Yemekhane protestosu YTS kodlamasına gerekçe mi yapılıyor?”
Bayhan’ın en kritik sorularından biri, Babazade’nin dosyasına işlendiği öne sürülen “Yabancı Terörist Savaşçı (YTS)”kodlamasıyla ilgili oldu.
“İstanbul Üniversitesi’nde öğrencilerin yemekhane zammını protesto ettiği bir eyleme katılmak, bakanlığınızca ‘Yabancı Terörist Savaşçı’ kapsamında suçlama gerekçesi olarak mı değerlendirilmektedir?” diye soran Bayhan, YTS kodlamasının hangi somut fiil ve delillerle temellendirildiğini, bu kodun verilmesinde hangi objektif kriterlerin esas alındığını da gündeme getirdi.
Bayhan, “İfade ve gösteri özgürlüğüne katılan yabancı uyruklu öğrenciler idari yollarla kriminalize edilmekte, YTS kodlaması keyfî biçimde kullanılmaktadır” diye vurguladı.
“Formu imzala kurtul” baskısı
Soru önergesinde öne çıkan bir diğer başlık ise “Gönüllü Geri Dönüş Formu” oldu.
Bayhan, “Formun baskı, aldatma ve tehdit altında imzalatılmaya çalışıldığı, hatta öğrenciye ‘Formu imzala kurtul, Türkiye’de hapisten asla çıkamazsın’ denildiği iddiaları vahimdir. Bu konuda idari soruşturma başlatılmış mıdır?” diye sordu.
Hijyen, beslenme ve sağlık ihlalleri
Önergeye göre Babazade, gözetim süresinde kişisel eşyalarına erişememiş, vegan beslenme talebi karşılanmamış, sağlık ve haberleşme hakları kısıtlanmıştır. Bayhan, “Geri gönderme merkezlerinde beslenme, sağlık ve hijyen koşullarında standart uygulama nedir?” diyerek kamuoyuna açıklama yapılmasını talep etti.
“Kamera kayıtları siliniyor mu?”
Taciz ve şiddet iddialarının aydınlatılması için kamera kayıtlarının önemine dikkat çeken Bayhan, “Bu olaylarda kamera kayıtları derhal temin edilmiş midir? Kayıtların saklama süresi nedir? Silinmesi ya da eksilmesi ihtimaline karşı hangi tedbirleri aldınız?” diye sordu.
Çarpıcı istatistik soruları
Bayhan, son iki yılda İstanbul’da:
Protestolara katıldıkları için idari gözetim altına alınan yabancı öğrenci sayısını,
YTS kodu verilen öğrenci sayısını ve ülke dağılımlarını,
Gönüllü geri dönüş formunu baskıyla imzalayanların sayısını,
Avukata erişim engeli, kötü muamele ve zorla imza iddialarıyla yapılan şikâyetlerin akıbetini sordu.
“Göçmen öğrencilerin yasal oturum hakları baskı aracı haline getiriliyor. En temel demokratik haklarına sahip çıkan öğrenciler cezalandırılıyor. Bu süreç açıkça kriminalize etme politikasıdır” diye belirten Bayhan, İçişleri Bakanlığı’nın göçmenlere yönelik politikalarının demokratik haklarla bağdaşmadığını ifade etti.
“İşkence ve ölümlerin sorumluluğunu üstleniyor musunuz?”
Bayhan, daha önce önergelere verilen yanıtlarda “geri gönderme merkezlerinde hak ihlali yoktur” denmesine rağmen, Çatalca GGM’de bir Afganistan uyruklu kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlattı ve “Ortaya çıkan işkence, kötü muamele, ölüm ve insan hakları ihlallerinin sorumluluğunu üstleniyor musunuz?” sorusunu yöneltti.
Bayhan, önergesini şu sözlerle tamamladı:
“Göçmen öğrencilerin en temel demokratik haklarına sahip çıkmaları cezalandırılıyor. Geri gönderme merkezlerinde yaşanan ihlaller görmezden gelinemez. İçişleri Bakanlığı bu sürecin sorumluluğunu taşımaktadır.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ