İlker Özaslan’dan Kültürel Miras Çağrısı: “SOKÜM’e Sırt Dönülmesin!”

Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin Bursa ayağı, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) Müzesi’yle dikkat çekiyor. Bursa UNESCO Derneği Başkanı İlker Özaslan, festivali sadece bir etkinlik değil, kültürel aidiyetin bir yansıması olarak nitelendirdi.
Festivalin ilk 3 gününde 500’den fazla ziyaretçiyi ağırlayan müzede, çini, keçe, ebru, ipek dokuma gibi 12 farklı geleneksel sanat atölyesi yoğun ilgi görüyor. Karagöz gösterileri, masal anlatımları ve geleneksel keşkek sunumları ile ziyaretçiler kültürle iç içe bir deneyim yaşıyor.
Özaslan, “Burası bir sergi alanı değil, yaşayan bir kültür hafızasıdır. Sözle değil, emekle yaşatılan bir mirasa sahibiz,” diyerek tüm Bursa halkını 6 Temmuz’a kadar sürecek bu eşsiz deneyime davet etti.
Girişler ücretsiz, davet herkese açık.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde her yıl düzenlenen ve bu yıl 20 farklı ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen Türkiye Kültür Yolu Festivali, Bursa ayağında güçlü bir kültürel çıkışa sahne oluyor. Festival kapsamında faaliyet gösteren UNESCO SOKÜM Müzesi, yalnızca bir sergi alanı değil, yaşayan bir kültür hafızası olarak dikkat çekiyor.
Özaslan, müzenin etkinlik programı hakkında yaptığı açıklamada, “Bu festivaller süslü açılışlarla değil, mirasa sahip çıkan emekle anlam kazanır” diyerek dikkat çekti. Özaslan, Bursa’daki bu kültür buluşmasının, sadece bir “etkinlik” değil, bir kimlik ve aidiyet meselesi olduğunu belirtti.
3 Günde 500’ü Aşkın Ziyaretçiyle Kültür Mirasına Büyük İlgi
Bursa Kültür Yolu Festivali 29 Haziran Cumartesi günü itibarıyla coşkuyla başladı. Festivalin ilk 3 gününde SOKÜM Müzesi 500’ü aşkın ziyaretçiyi ağırladı. Müze, Bakanlık tarafından resmî paydaş olarak festival programına dâhil edildi. Müze Yöneticisi Nuran Hanım, görevli Necmi Bey ve gönüllü Yönetim Kurulu üyeleri, her gün dönüşümlü olarak sahada aktif görev alarak ziyaretçilere unutulmaz deneyimler yaşatıyor.
Özaslan açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Burada yürütülen her faaliyet, geleceğe bırakılan bir kültür meşalesidir. Ancak ne yazık ki, bazı çevreler bu çalışmaları hâlâ ‘hobi’ faaliyeti sanıyor. Oysa biz burada bir milletin hafızasını diri tutuyoruz.”
Zanaatkârlardan Usta Öğreticilere, Keşkekten Karagöz’e Yaşayan Miras Festivali
Müzede festival süresince tam 12 ayrı atölyede geleneksel sanatlar ve el işçiliği tanıtılıyor.
Ziyaretçiler, usta sanatçılardan ebru, çini, iğne oyası, keçe sanatı, kozadan takı, ahşap oyma, ipek dokuma, çarpana dokuma gibi alanlarda ücretsiz eğitim alabiliyor.
Ayrıca, Karagöz gölge oyunu, masal anlatımı ve geleneksel keşkek pişirme gösterileri ile geçmişle bugün arasında güçlü bağlar kuruluyor. Her gün ücretsiz olarak sunulan “SOKÜM mirası Keşkek yemeği” ve “taş fırın köy ekmeği”, ziyaretçilerin damaklarında olduğu kadar belleğinde de iz bırakıyor.
Girişler Ücretsiz, Davet Açık
Festival süresince müze girişleri tamamen ücretsiz. İlker Özaslan, tüm Bursa halkını ve sanatseverleri bu eşsiz kültürel zenginliği deneyimlemeye çağırıyor:
“Bu müze sadece gezilecek bir yer değil; bir milletin kökleriyle, üretim ahlakıyla, sanat ruhuyla tanışılacak bir mekândır. Sözle değil emekle yaşatılan kültür için buradayız. Bursa’da olan herkes buraya gelmeli, görmeli, hissetmeli.”
Mirası Korumak, Geleceği İnşa Etmektir
Festival 6 Temmuz’a kadar devam edecek. Özaslan, açıklamasını şu sözlerle noktaladı:
“Somut olmayan kültürel miras sadece tescil belgesine sığmaz. Onu yaşatmak, aktarmak ve savunmak gerekir. Biz UNESCO ilkeleri doğrultusunda bunu yapıyoruz. Beklemeye değil, sahip çıkmaya çağırıyoruz.”