Gelecek Partili Mahir Sayın: “İklim Kanunu Görünümlü Teslimiyet Yasasına Geçit Vermeyeceğiz!”

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mahir Sayın, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine gelen İklim Kanunu taslağını sert sözlerle eleştirdi. Sayın, “Bu kanun, çevreyi koruma amacıyla değil; küresel kartellere yasal zemin hazırlamak, vatandaşın hayatına karbon vergisi ve dijital kısıtlamalarla müdahale etmek için hazırlanmıştır. Bu bir çevre kanunu değil, bir teslimiyet yasasıdır!” dedi.

“MİLLETİN RIZKINA, HAYAT TARZINA, ÜRETİM BİÇİMİNE KÜRESEL MÜDAHALE!”

İklim krizi bahanesiyle dayatılan karbon kotası, dijital ayak izi takibi, yapay et üretimi gibi uygulamaların milli egemenlik ve halk sağlığı açısından ciddi tehditler barındırdığını belirten Mahir Sayın, şu ifadeleri kullandı:

“Bu yasa geçerse çiftçi üretim yapamayacak, sanayici üretim kotasıyla boğulacak, vatandaş doğalgaz kullandığı, araba sürdüğü, et yediği için cezalandırılacak.
Doğaya değil, küresel sermayeye hizmet eden bir yasa ile karşı karşıyayız!”

“YAPAY ETİN, KARBON VERGİSİNİN, DİJİTAL TAKİBİN YASASI OLAMAZ!”

Sayın, kanunun içeriğinde yer alan düzenlemelerin yapay et üretimini teşvik edeceğini, karbon vergileriyle zaten ezilen halkın daha da ağır yük altına sokulacağını ve her vatandaşın dijital sistemlerle izlenebilir hale getirileceğini vurguladı:

“Yerli hayvancılığı bitirip yapay eti teşvik etmek hangi akla hizmettir? Bu kanun, Anadolu’nun sofralarına bile müdahale etmeyi hedefliyor. Türk milletinin rızkı, sofrası, yaşam biçimi masa başında yazılan raporlarla yeniden şekillendirilemez!”

“GELECEK PARTİSİ OLARAK DİRENİYORUZ!”

Gelecek Partisi olarak İklim Kanunu’na karşı olduklarını açıkça beyan eden Mahir Sayın, “Biz çevreyi elbette savunuruz ama bu, küresel sömürü düzenine boyun eğmek pahasına olmaz. Türkiye’nin doğal kaynakları, tarımı, hayvancılığı ve üreticisi bu yasa ile hedef alınıyor. Milletimizi uyarıyoruz: Bu sessiz istila yasal kılıfla meşrulaştırılamaz!” dedi.

“BU TOPRAKLARDA HEM DOĞA KORUNUR HEM MİLLET YAŞATILIR”

Son olarak Sayın, çözümün milli üretimi ve doğayı birlikte gözeten, adil ve bağımsız politikalar olduğunu vurguladı:

“Gelecek Partisi olarak hem çevreyi koruyacağız hem de milletin sofrasını, tarlasını, özgürlüğünü savunacağız. Bu ülkenin doğası da, çiftçisi de, sanayicisi de, vatandaşının yaşam hakkı da bizimdir. İklim Kanunu maskesi altında dayatılan bu projelere geçit vermeyeceğiz!”