Fikirtepe’de Ekmek ve Barınak Gaspı: Kentsel Dönüşüm Adı Altında Emekçiye Darbe

Özge DEMİR

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

İstanbul’un göbeğinde, Kadıköy’ün Fikirtepe mahallesi, yıllardır “kentsel dönüşüm” adı altında bir rant savaşına sahne oluyor.

 

REKLAM ALANI

Bir yandan lüks rezidanslar yükselirken, diğer yandan en alttakiler, en kırılganlar eziliyor. Son günlerde yaşananlar ise bu tabloyu en çıplak haliyle ortaya koyuyor: Kadıköy Belediyesi, geri dönüşüm işçilerinin depolarını boşaltma kararı aldı. Kepçelerle girilen depolar, işçilerin günlerce sokak sokak toplayarak biriktirdiği kağıt ve plastiklerle dolu. Bu malzemeler kamyonlara yüklenip götürüldü. İşçiler, “Ekmeğimizi alıp götürüyorlar” diye haykırıyor. Haklılar.

Bu işçiler kim? Çoğu Doğu ve Güneydoğu’dan göç etmiş, işsizliğin pençesinde büyük kente sığınmış insanlar. Siverek’te fabrika yok, iş yok; mecburiyet kağıt toplamaya, plastik toplamaya itiyor onları. Günlük kazançları hava koşullarına, şansa bağlı: 300 lira diyen var, 1000 lira diyen. Ama enflasyon yüzde 600’leri aşmışken, pet şişenin değeri yüzde 50 artmış. Bu koşullarda bile sistemin çarklarını döndürüyorlar: İstanbul’un geri dönüşümünün büyük kısmını sırtlarında taşıyorlar. Çevreye katkı sağlayan, “sıfır atık” projelerinin görünmez kahramanları onlar. Ama şimdi, kış ortasında, hem iş yerleri hem barınakları ellerinden alınıyor.

İstanbul Geri Dönüşüm İşçileri Derneği Kurucu Üyesi Mustafa Ay’ın sözleri yürek burkuyor: “Depolarımız sadece çalışma alanı değil, kışın yaşam alanımız.

Yüzlerce kişi burada kalıyor. Yazın aile yanına gidenler oluyor ama kışın herkes burada.” Tebligat mı? Müdahaleden sonra gelmiş. Önce kepçe giriyor, kapılar kırılıyor, malzemelere el konuluyor; sonra “25’ine kadar boşaltın” deniyor. Hukuk mu? Yok. Ay’ın dediği gibi: “Bildiğiniz gasp.” Daha yerleşik konutlar, iş yerleri, kafeler açıkken neden ilk onlar hedef? “Gücünüz bize yetiyor” diyor Ay. Acı ama gerçek.

Belediye, geri dönüşüm işini özel bir firmaya devretmiş. “Mahalleye çekçek sokmayacağız” diyorlar. Peki, bu işçiler ne yapacak? Sistem dışına itilecekler, açlıkla baş başa kalacaklar. Üstüne bir de Roman yurttaşlarla yaşanan küçük bir tartışma büyütülüp “Kağıtçıları Kadıköy’de istemiyoruz” algısı yaratılmaya çalışılıyor. Yoksullar birbirine düşman ediliyor ki asıl sorumlu gizlensin: Yoksulluk yaratan düzen.

Fikirtepe’nin kentsel dönüşümü zaten yıllardır mağduriyet üretiyor. Bakanlık devreye girip yarım projeleri tamamlamaya çalışıyor, ama yerel yönetimler de bu süreçte emekçiyi unutmamalı. Kadıköy Belediyesi, modern, yeşil, sosyal bir ilçe vaadediyor; ama bu vaatler en yoksulları dışlayarak mı gerçekleşecek? Geri dönüşüm işçileri suçlu değil, emekçi. Onlar olmadan İstanbul’un çöp dağları büyür, çevre kirlenir.

Bu olay, Türkiye’deki kentsel dönüşümün karanlık yüzünü bir kez daha gösteriyor: Dönüşüm, rant için yapılırsa emekçiler eziliyor. Gerçek dönüşüm, yerinde, insanca, emekçiyi koruyarak olmalı. Yoksullarla değil, yoksullukla savaşılmalı. Kadıköy Belediyesi’ni uyarıyoruz: Bu kararınızdan vazgeçin. İşçilere alternatif alan gösterin, malzemelerini iade edin, diyalog kurun. Aksi takdirde, bu kepçeler sadece depoları değil, vicdanları da yıkar.

Geri dönüşüm işçileri yalnız değil. Onların mücadelesi, hepimizin mücadelesi. Çünkü yarın sıra kime gelecek belli değil. Dayanışma yaşatır, direniş kazanır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ