“Dünyada Türk Olmak Gibidir, Türkiye’de Bursasporlu Olmak”

Şehit Sinan Ateş’in unutulmaz sözü, bir şehrin futbol aşkını, bir kulübün tarih yazan mücadelesini ve taraftarlarının yıllardır çektiği yalnızlığı ve onurlu direnişini tek cümlede özetliyor.

Bursaspor, Türk futbol tarihinde ezber bozan bir başarıya imza atarak 2009-2010 sezonunda Süper Lig şampiyonu olmuştu. “Dört büyükler” olarak anılan takımların hegemonyasını kırarak Türkiye’de şampiyonluk kupasını kaldıran beşinci kulüp olan Bursaspor, sadece bir sportif başarıya değil, bir halk hareketine, bir direnişe ve bir umuda dönüştü. Bu şampiyonluk, saha içinden çok saha dışındaki sistemsel adaletsizliklere karşı verilen bir zafer olarak kayda geçti.

Türk Olmak Gibi Zor, Bursasporlu Olmak Gibi Onurlu

Merhum şehit Sinan Ateş’in, “Dünyada Türk olmak gibidir, Türkiye’de Bursasporlu olmak” sözü, hem Türk kimliğinin uluslararası alanda yaşadığı zorluklara hem de Bursaspor’un Türkiye futbol sisteminde dışlanmış, ötelenmiş bir yapının direniş sembolü haline gelişine gönderme yapıyor. Ateş’in bu sözünde aidiyet, direnç, yalnızlık ve gurur iç içe geçiyor.

Bursaspor’un şampiyonluk yılı, Anadolu’dan bir kulübün kararlılıkla, inançla ve tertemiz bir futbol anlayışıyla nasıl zirveye ulaşabileceğini gösterdi. Teknik direktör Ertuğrul Sağlam liderliğinde, Pablo Batalla, Ozan İpek, Sercan Yıldırım, Ali Tandoğan gibi isimlerle kurulan kadro; sadece futbol oynamadı, tarih yazdı. Sezon sonunda 75 puanla ligi lider bitiren yeşil-beyazlı ekip, Fenerbahçe’nin averajla arkasında kalmasının beklendiği son haftada İstanbul devlerini hüsrana uğrattı.

Şampiyonluk: Bütün Şehre Ait Bir Zafer

Bursaspor’un başarısı, bir teknik direktörün ya da bir futbolcunun ötesinde, bir şehrin tek yürek oluşunun hikâyesiydi. Timsah yürüyüşüyle anılan bu özel camia, tıpkı Anadolu’da ayakta kalan son kaleler gibi, inançla, umutla ve sabırla mücadele etti. Sinan Ateş’in sözleri bu ruhu ölümsüzleştiriyor.

Bu başarı, sadece kupalarla ölçülecek bir başarı değildi; bu, yalnız bırakılmış bir halkın “biz de varız” haykırışıydı.

Bugün Nerede Bursaspor?

Gelinen noktada Bursaspor, zorlu ekonomik ve sportif sıkıntılarla mücadele ediyor. Ancak yeşil-beyazlı renklere gönül verenler, o şampiyonluk günlerini bir teselli değil, geleceğe olan inançlarının kaynağı olarak görüyor. Bu söz, Bursasporlu her birey için bir manifesto, bir hatırlatma, bir duruş oldu.

Tıpkı dünyada Türk olmak gibi; hak ettiğini almak için daha çok çalışman, daha çok direnmen ve daha az destekle ayakta kalman gerekir.

Bursaspor da o direnişin adıydı.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ