“Ayet-i Kerime’den Rahatsız Olan Zihniyetin Bu Milletle ve Değerleriyle Bir Bağı Kalmamıştır”

Türk Diyanet Vakıf-Sen’den İTÜ Mezuniyet Töreninde Yaşanan Olayla İlgili Sert Tepki

Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı, İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar ve Bilişim Fakültesi mezuniyet töreninde yaşanan bir olay üzerine sert açıklamalarda bulundu. Şanlı, törende bir öğrencinin taşıdığı ayet-i kerime yazılı pankartın örtülmeye çalışılmasına tepki göstererek, bu tavrın sadece bir pankarta değil, doğrudan milletin inancına ve değerlerine bir saldırı olduğunu ifade etti.

 “Bu Hadise Gaflet Değil, Açık Saygısızlıktır”

İstanbul Üniversitesi’nde yaşanan olayın ardından yapılan değerlendirmede, Kur’an-ı Kerim’in toplumun asırlardır yücelttiği bir kutsal olduğunu vurgulayan Hilmi Şanlı, şu ifadeleri kullandı:

“Mezuniyet gibi onurlu bir günde, ‘De ki: Benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.’ (En’âm Suresi, 162) ayetinin yer aldığı pankarttan rahatsız olmak; ne bilimle, ne laiklikle, ne de özgürlük anlayışıyla bağdaşır. Bu tavır, inanç düşmanlığına dönüşmüş ideolojik bir sapkınlığın yansımasıdır.”

Şanlı, bu olayın münferit bir hata değil, organize bir zihniyetin ve karanlık bir ideolojinin yansıması olduğunu dile getirerek, bu yaklaşımın Türkiye’nin manevî değerleriyle bağdaşmadığını söyledi.

 “Üniversiteler İlmi ve İnancı Harmanlamalıdır”

Açıklamasında, üniversitelerin sadece bilgi değil değer de üreten kurumlar olduğunu vurgulayan Şanlı, şöyle devam etti:

“Bu milletin üniversiteleri, kutsalına düşmanlık eden değil; onu anlamaya çalışan, ilimle inancı harmanlayan nesiller yetiştirmek zorundadır. Ayeti örtmeye çalışanlar, hangi karanlık odakların zihniyetiyle hareket ettiklerini saklayamıyor.”

 “Bu Milletin Kutsallarına Uzanan Elleri Tanırız!”

Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak bu tür dayatmacı, inançlara tahammülsüz ve laiklik kisvesi altında dine düşmanlık eden anlayışı şiddetle kınadıklarını belirten Şanlı, açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:

“Kur’an’a ve kutsal değerlerimize sahip çıkan genç kardeşimizi yürekten tebrik ediyoruz. Ona destek olan tüm vicdan sahibi yürekleri saygıyla selamlıyoruz.

İslam’a, Kur’an’a ve milletimizin manevî değerlerine düşman olanlara karşı dün olduğu gibi, bugün de dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz.

Kutsalımıza uzanan eller kırılır; değerimize dil uzatan diller susar!”

Bu olay, toplumsal değerler, ifade özgürlüğü ve üniversitelerdeki kültürel atmosfer üzerine kamuoyunda yeni bir tartışmayı da beraberinde getirmiştir. Sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının konuya ilişkin açıklamaları gelmeye devam etmektedir.