Şehir Hastanesi’nde Rezaletin Adı: Sağlık Sistemi Çöktü, İnsanlık Unutuldu!

Genel Cerrahi 3 ve 4’te Tedavi Değil, Zulüm Var!

Modern bina, çürümüş sistem! Bursa Şehir Hastanesi’nde yaşanan rezaletler artık istisna değil, kurumsal bir çöküşün belgesine dönüşmüş durumda. Özellikle Genel Cerrahi 3 ve 4 bölümleri, “hastane” tanımının içini boşaltan bir ihmal bataklığına dönüşmüş halde.

Skandalın Adı: 25 Hasta, 1 Tuvalet, Sıfır Hijyen!
Bir bölme ile ayrılmış odalarda 25 hasta dip dibe. Sadece bir bay ve bir bayan tuvalet var. Temizlik yetersiz, hijyen ise kelimenin tam anlamıyla yerle bir! Enfeksiyon riski göz göre göre artırılıyor, denetim yok, kontrol sıfır!

Hemşireler Saygısız, Doktorlar Kibirli!
Bazı hemşirelerin hastalara karşı tutumu aşağılayıcı, ukala ve ilgisiz. Doktorların bir kısmı ise hasta değil, egosunu önemseyen tavırlarla tepki topluyor. Adeta birileri “insani muameleyi rafa kaldırın” talimatı vermiş gibi…

“Hastane mi, Savaş Alanı mı?”
Ameliyat günü veriliyor ama saat belirsiz. Sabah denilen ameliyat akşama ya da ertesi güne kaydırılıyor. Hastalar sürekli stres içinde tutuluyor. Yatak bulmak, aylar süren randevu almak kadar zor. Yatış günü gelen hasta, yatak yok diye geri gönderiliyor!

Test için 6 Saat, Patoloji için 15 Gün Bekle!
Bir kan testi için 6 saat bekleniyor. Patoloji sonucu için 15 gün yetmiyor. Kalp hastaları riskli olmasına rağmen yatırılmadan, kaderine terk ediliyor!

Sistem Sadece Bina! İçerisi Enkaz!
Modern görünen bu yapının içinde hizmet değil, kayıtsızlık var. Denetim sıfır, etik hak getire! Sistem doktor ve hemşirelerin keyfine göre şekillenmiş. Rotasyon yok, ekip ruhu yok, sorumluluk sıfır!

Bu hastanede tedavi değil travma var!
Psikolojik destek yok, rehber doktor yok, moral sıfır! “Nasılsa şikâyet edecek merci yok” diyerek hastaya sus diyen bir sistem kurulmuş.

Çözüm mü? Vicdan, denetim ve sorumluluk!
Ama en başta Sağlık Bakanlığı’nın bu rezalete artık seyirci kalmaması şart!

Bursa Şehir Hastanesi’nde sistem iflas etmiş, güven yerle bir olmuştur.
Burası hastane değil, insan onurunun ayaklar altına alındığı bir çöküş tablosudur!

Sesleniyoruz:
Bu şikâyetler duyulmadıkça, bu ilgisizlik sürdükçe, bu insanlar size hakkını helal etmeyecek!
Unutmayın, şatafatlı duvarlar değil; saygı, ilgi ve insanlık kurtarır hastayı!

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ